2 Aralık 2012 Pazar

Milletin tiyatrosuna DAVET

Herkese merhaba... Herkese Merhaba... Herkese merhaba...
Ne şanslı bir şehir ki Kocaeli, Anadolu'da kurulan ilk ödenekli tiyatroya Kocaeli Şehir Tiyatroları'na sahip.
Şehir tiyatromuz kuruluşunda bu yana kültür sanat alanında kentimizi, ülkemizin hatta dünyanın özel bölgelerinden biri olmaya taşımaya, var gücüyle emin adımlarla, her türlü zorluğun özveriyle üstesinden gelerek, ekip ruhunu hiç kaybetmeden, devam ediyor.
Geçen sezonu politik tartışmaların gölgesinde kapatan "Şehir Tiyatroları" öyle bir "perde" dedi ki, milletin parasıyla millete tiyatro yaptığını açıkça ifade etti.
2012-2013 sezonu repertuvarımız olabildiğince farklı beğenilere sahip izleyicilere göre oluşturulmuş. Kocaeli Şehir Tiyatroları repertuvarına baktığınızda bunu rahatlıkla görebilirsiniz.   
Hadi hep birlikte bu sezon izleyeceğimiz oyunlara bir göz atalım.
Geçen sezonun açılış oyunu  “Kösem Sultan” oyunu, mevkilerin makamların mezata çıktığını, parasını verenin istediği yere tayin olduğu, ekonominin berbat olduğu, paranın düştüğü, altının fırladığı, hazinenin tamtakır ama bey-paşa konaklarının tavanlarına kadar altın dolu olduğu, rüşvete karışmayana "deli" gözüyle bakıldığı, Anadolu'da isyanın birinin bastırılmadan diğerinin çıktığı ve halkın akın akın İstanbul'a göçtüğü, Osmanlı İmparatorluğu’nun bir dönemini ele alıyor.
Yoksa siz hala izlemediniz mi? Üzülmeyin, Kösem Sultan oyunu bu yılda devam ediyor. Muhakkak izleyin, çünkü Kösem Sultan zamanında yaşamadığınız için bugünümüze şükredeceksiniz sevgili okur şükredeceksiniz.
Çağdaş Dünya Tiyatrosu'nun en önemli eserlerinden biri “Kafesten Bir Kuş Uçtu (Guguk Kuşu)” bu sezon da sahnelenmeye devam ediyor. İnsanın kanını donduran bir ustalıkla yazılmış roman “Kafesten Bir Kuş Uçtu namıdiğer Guguk Kuşu” önce sinemaya uyarlanır, 1976 yılında 9 dalda oskara aday olur ve dört büyük ödülü alarak sinema tarihine geçer. Lakin, filimini de izleyen biri olarak, tiyatroda izlemenin keyfini asla vermediğini üzerine basa basa söylemek isterim.
Kocaeli Şehir Tiyatroları'nın bu eşsiz oyununu hala izlemediyseniz, çok şey kaçırıyorsunuz demektir. Çünkü dünyanın en iyi tekslerinden biri Kocaeli'de, eminim çok beğeneceksiniz.
Geçen yıldan devam eden oda tiyatrosu oyunlarımız “Seneye Bugün” ve "Eski Fotoğraflar"ı da mı izlemediniz? Şiddetle tavsiye ederim.
“Seneye Bugün” evlilik kurumunu farklı bir açıdan ele alırken, “Eski Fotoğraflar” ise kadının toplumdaki yerini değerlendirip hayata farklı bir pencereden bakmamızı sağlıyor. Tavsiye ederim. 
Bu yıl 16. sezon açılışını yaptığımız şehir tiyatrolarımız, dünya tiyatrosunun en önemli yazarlarından Shakespeare’in yazdığı en önemli oyunlarından biri, yani tam anlamıyla bir tiyatro klasiği "Kral Lear" ile "PERDE" dedi.
Ünlü İngiliz yönetmen Malcolm Keith Kay'in usta yorumu,  oyunculuk performansları ve özellikle dekor tasarımıyla adeta bir görsel şölen niteliğindeki "Kral Lear" oyununu kaçırmamanızı tavsiye ederim.
Öte yandan geçtiğimiz hafta prömiyeri yapılan “Dişi Horoz” adlı oyunumuz ise, Geleneksel Türk Tiyatrosu türüne bir örnek olarak, Gölcük Kervansaray Sahnesi'nde sergilendi. Üstelik oyunumuz kurum sanatçılarımızdan biri tarafından yazılıp, yönetildi.
 Bu oyunla birlikte, Gölcük Kervansaray Sahnemiz Türkiye’de ilk kez hayata geçecek olan Geleneksel Türk Tiyatrosu Sahnesi olması özelliğiyle ön plana çıkacak. Demedi demeyin. 
16. yüzyıldan kalma Gölcük Kazıklıkervansaray'da "Dişi Horoz" oyununu izlemeyi ihmal etmeyin. Farklı bir tat alacağınızı garanti ederim.
Yine oda tiyatrosu oyunlarımızdan “İtirafçı Yürek” ise bu yıl sahneye çıktı. Görselliği ile dikkat çeken oyun, ünlü bir yazarı faklı bir anlatım ile seyirci ile buluşturması açısından önem taşıyor.
"İtirafçı Yürek", korku, gerilim ve polisiye türlerinin öncülerinden ünlü yazar Edgar Allan Poe'nin birden fazla eserinden uyarlandı. Korkularının doruk noktasında hastalığıyla yüzleşen, çıldırmakla yaşama tutunmak arasında gidip gelen ve sonuçta hayatı altüst olan bir adamın bilinçaltı yolculuğu son derece çarpıcı görsel efektlerle gözler önüne seriliyor. Ben keyifle izledim,  size de öneririm sevgili okur.
Siz yazdıklarımı değerlendiredurun ben bu hafta da müsaadenizi istiyorum. Yeniden görüşünceye kadar en çok beni özleyin. En çok beni özleyin... Hatta bir tek beni özleyin. Özleyin.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder