31 Ocak 2012 Salı

Büyüklere masallar

Herkese Merhaba... Herkese Merhaba... Herkese Merhaba...
Büyüklere masal anlatmayı seviyorum.
Bugünkü yastıkaltı hikayemiz geliyor.
80'li yılların komedyenlerinden George Carlin karısının ölümünün ardından şunları yazdı:
Tarih içinde zamanımızın paradoksunu sıraalayacak olursam:
Daha yüksek binalarımız ama, daha kısa sabrımız var.
Daha geniş otoyollarımız ama, daha dar bakış açılarımız var.
Daha çok harcıyoruz ama daha az şeye sahibiz.
Daha fazla satın alışıyoruz ama, daha az hoşnut kalıyoruz.
Daha büyük evlerimiz ama, daha küçük ailelerimiz, 
Daha çok ev gereçleri ama, daha az zamanımız var.
Daha çok eğitimimiz ama, daha az sağduyumuz,
Daha fazla bilgimiz ama, daha az bilgeliğimiz var.
Daha çok uzmanımız ama, yine de çok sorunumuz,
Daha çok ilacımız ama, daha az sağlığımız var.
Çok fazla alkol ve sigara tüketiyoruz.
Çok savurganca para harcıyoruz.
Çok az gülüyoruz.
Çok hızlı araba kullanıyor, çok çabuk kızıyoruz.
Çok geç saatlere kadar oturuyor ama, çok yorgun kalkıyoruz.
Çok az okuyor, çok fazla televizyon izliyoruz.
Ve en kötüsü de çok ender şükrediyoruz.
Mal varlıklarımızı çoğalttık ama, değerlerimizi azalttık.
Çok konuşuyoruz, çok az seviyoruz ve çok sık nefret ediyoruz.
Geçimimizi sağlamayı öğrendik ama, yaşam kurmayı öğrenemedik.
Yaşamımıza yıllar kattık ama, yıllarımıza yaşam katamadık.
Aya gidip gelmeyi öğrendik ama, yeni komşumuzla karşılaşmak için caddenin karşısına geçmekte sorunumuz var.
Dış uzayı fethettik ama, iç dünyamızı edemedik.
Daha büyük işler başardık ama, daha iyi işler yapamadık.
Havayı temizledik ama, ruhumuzu kirlettik.
Atoma hükmettik ama, önyargılarımıza edemedik.
Daha çok yazıyoruz ama, daha az öğreniyoruz.
Daha çok plan yapıyoruz ama, daha az sonuca varıyoruz.
Koşuşmayı öğrendik ama, beklemeyi öğrenemedik.
Daha fazla bilgiyi depolamak, her zamankinden daha çok kopya çıkarmak için daha çok bilgisayarlar yapıyoruz ama gitgide daha az iletişim kuruyoruz.
Zaman artık hızlı hazırlanan ve yavaş sindirilen yiyeceklerin, büyük adamlar ve küçük karakterlerin, yüksek karlar ve sığ ilişkilerin zamanıdır.
Günümüz artık iki maaşın girdiği ama, boşanmaların daha çok olduğu, daha süslü evler ama, dağılmış yuvaların olduğu günlerdir.
Bugünler hızlı seyahatler, kullanılıp atılaan çocuk bezleri, yok edilen ahlaki değerler, bir gecelik ilişkiler ve obez bedenlerin olduğu günlerdir.
O vakit ne yapmalı da tüm bunlardan kurtulmalı...
Siz bunları düşünedurun ben müsaadenizi istiyorum.
Yeniden görüşünceye kadar en çok beni özleyin...
En çok beni özleyin... En çok beni özleyin...
Hatta bir tek beni özleyin... Özleyinnnn...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder